Dünya üzerinde en çok tüketilen içeceklerden biri olan kahve, içerisinde bulundurduğu kafein oranı sebebi ile sinir sistemini her an uyararak sürekli çalışmasını sağlamaktadır. Bir bardak kahvenin içerisinde bulunan 50 mg kahve insan vücudunda uykusuzluk ve kalp ritminde bozukluklara yol açar.
Son yıllarda kafeinsiz kahvelerin çok fazla tüketilmesinin sebeplerinden en önemliside budur. Herhangi bir sağlık sorunu ile karşılaşmak istemeyen insanlar kafeinsiz kahvelerden yana tercih haklarını kullanıyorlar.
Kafeinsiz Kahve Nasıl Bulundu?
Kafeinin normal kahvenin içerisinden ayrılma işlemi ilk olarak Kaffe Hag adlı holdingin sahibi olan Ludwig Roselius tarafından yapılmıştır. 1903 yılında bir ülkeden diğer ülkeye kahve taşıması işlemi sırasında geminin içerisine deniz suyu sızıntısı oluşmuş ve kahve çekirdeklerini etkilemiştir. Roselius kahvenin yapısını bozmadan kahveyi kafeinden arıtmanın yollarını ararken kahve çekirdeklerini asitler ile karıştırarak buharda bekletme yoluna başvurmuştur. Yaptığı bu işlemin ardından kafeinsiz kahveyi bulmuştur. Kahveyi kafeinden ayırma işlemini gerçekleştiren benzen maddesinin son yıllarda kanserojen madde içerdiği hakkında rivayetler sebebi ile ayrıştırma malzemesi olarak benzen kullanımına son verilmiştir.
Kafeinsiz Kahvenin Faydaları
- İnsan vücuduna enerji takviyesi yaparak yaşlanmanın önüne geçer.
- Akıl ile ilgili hatırlama hastalığı olan Alzheimer gibi rahatsızlıklara engel olur.
- İçerisinde bulundurduğu potasyum sayesinde kan basıncını dengede tutmaya yarar.
- Kolestrolün düşmesini sağlar.
- Şeker hastalığı ve romatizmaların oluşmasını engeller.