Çeşit çeşit kahve var da, ee peki nedir bunları birbirinden ayıran, farklı farklı lezzetler veren? Hiç merak ettiniz mi? Eğer bir kahve müptelasıysanız bunlar basit bilgilerdir sizler için ama, bilmeyenler de mutlaka vardır diye biraz bahsedelim istedik.
Kahvenin kıvamını veren, kahve kavrulurken içerisindeki şekerin karamelize olarak, kahve yağıyla harmanlanmasıdır. Koyu renkli kahveler daha kıvamlıdır diyebiliriz. Bunu damağımızla hissederiz. Bir de damağın gerisi ile, iki dilin yanları ile hissettiğimiz, asidite, yani hafif hoş ekşilik vardır. Kahvenin yetiştiği bölgeye göre farklılıklar gösterir. Ve işte bu iki öğenin birleşimi, kahveye cezbedici, doğal kokusunu verir. Ancak günümüzde bazı yağlar ve kokulu esansların birleşimi ile kahvelere yeni kokular, yeni tatlar da katılmakta, çeşitliliği arttırmakta. Tahmin edebileceğiniz gibi, çikolata,fındık ve badem aromaları en çok tercih edilenlerin başında geliyor.
Lezzet algısı, elbette kişiden kişiye değişebilen bir kavram. Sonuçta kahve, bir damak tadı, bir keyif işidir. Mesela bizim severek tükettiğimiz Türk kahvesinin yapımında kullanılan kahve çekirdeği Rioy, dünyada pek de rağbet görmeyen birşey. Özellikle Kuzey Amerika taraflarında hiç beğenilmez, ilacımsı iyot gibi bir tadı olduğunu söylerler. Ne diyebiliriz ki… Damak tadı işte, ülkeden ülkeye değişebiliyor.
Kahve çekirdeği seçmek bir kalite seçiminden ziyade lezzet seçimidir. Herkesin damak zevki birbirinden farklı olduğu için herkesin de tadından hoşlandığı kahve çekirdeği farklıdır.